Dördüncü Ayırım - Davaya Vekalet
DÖRDÜNCÜ AYIRIM
Davaya Vekâlet
MADDE 72 - Davaya vekâlet hakkında uygulanacak hükümler
MADDE 73 - Davaya vekâletin kanuni kapsamı
MADDE 74 - Davaya vekâlette özel yetki verilmesini gerektiren hâller
MADDE 75 - Birden fazla vekil görevlendirilmesi
MADDE 76 - Vekâletnamenin ibrazı
MADDE 77 - Vekâletnamesiz dava açılması ve işlem yapılması
MADDE 78 - Vekilin vekâlet veren huzurundaki beyanı
MADDE 79 - Vekilin veya vekâlet verenin duruşmada uygun olmayan tutum ve davranışı
MADDE 80 - Tarafın davasını takip edebilecek ehliyette olmaması
MADDE 81 - Vekilin azli ve istifasının şekli
MADDE 82 - Vekilin istifası
MADDE 83 - Vekilin azli
(1) Dava
ehliyeti bulunan herkes, davasını kendisi veya tayin ettiği vekil aracılığıyla
açabilir ve takip edebilir.
(1) Davanın
vekil aracılığıyla açılması ve takip edilmesinde, kanunlardaki özel hükümler
saklı kalmak üzere, 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanununun temsile
ilişkin hükümleri uygulanır.
(1) Davaya
vekâlet, kanunda özel yetki verilmesini gerektiren hususlar saklı kalmak üzere,
hüküm kesinleşinceye kadar, vekilin davanın takibi için gereken bütün işlemleri
yapmasına, hükmün yerine getirilmesine, yargılama giderlerinin tahsili ile buna
ilişkin makbuz vermesine ve bu işlemlerin tamamının kendisine karşı da
yapılabilmesine ilişkin yetkiyi kapsar.
(2)
Belirtilen bu yetkiyi kısıtlamaya yönelik bütün sınırlandırıcı işlemler, karşı
taraf yönünden geçersizdir.
(1) Açıkça
yetki verilmemiş ise vekil; sulh olamaz, hâkimi reddedemez, davanın tamamını
ıslah edemez, yemin teklif edemez, yemini kabul, iade veya reddedemez,
başkasını tevkil edemez, haczi kaldıramaz, müvekkilinin iflasını isteyemez,
tahkim ve hakem sözleşmesi yapamaz, konkordato veya sermaye şirketleri ve
kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılması teklifinde bulunamaz
ve bunlara muvafakat veremez, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarına başvuramaz,
davadan veya kanun yollarından feragat edemez, karşı tarafı ibra ve davasını
kabul edemez, yargılamanın iadesi yoluna gidemez, hâkimlerin fiilleri sebebiyle
Devlet aleyhine tazminat davası açamaz, hangileri hakkında yetki verildiği
açıklanmadıkça kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve
takip edemez.
(1) Dava
için birden fazla vekil görevlendirilmiş ise vekillerden her biri, vekâletten
kaynaklanan yetkileri, diğerinden bağımsız olarak kullanabilir. Aksi yöndeki
sınırlamalar, karşı taraf bakımından geçersizdir.
(1) Avukat,
açtığı veya takip ettiği dava ve işlerde, noter tarafından onaylanan ya da
düzenlenen vekâletname aslını veya avukat tarafından onaylanmış aslına uygun
örneğini, dava yahut takip dosyasına konulmak üzere ibraz etmek zorundadır.
(2) Kamu
kurum ve kuruluşlarının avukatlarına, yetkili amirleri tarafından usulüne uygun
olarak düzenlenip verilmiş olan temsil belgeleri de geçerli olup, ayrıca
noterce onaylanmasına gerek yoktur.
(1)
Vekâletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukat, dava açamaz ve
yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz. Şu kadar ki, gecikmesinde zarar
doğabilecek hâllerde mahkeme, vereceği kesin süre içinde vekâletnamesini
getirmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin
verebilir. Bu süre içinde vekâletname verilmez veya asıl taraf yapılan
işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmez ise dava açılmamış veya
gerçekleştirilen işlemler yapılmamış sayılır.
(2) Vekâletnamesiz
işlem yapmasına izin verilen ancak haklı bir sebep olmaksızın süresi içinde
vekâletname ibraz etmeyen avukat, celse harcı ile diğer yargılama giderleri ve
karşı tarafın uğradığı zararları ödemeye mahkûm edilir. Bunu kötüniyetle yapan
avukat aleyhine, ceza ve disiplin soruşturması açılmasını sağlamak üzere,
Cumhuriyet başsavcılığına ve vekilin bağlı olduğu baro başkanlığına durum
yazıyla bildirilir.
(3) Bir
tarafın avukat tutmak istemesi sebebiyle, yargılama hiçbir şekilde başka bir
güne bırakılamaz.
(4) Avukatın
istifa etmesi, azledilmesi veya dosyayı incelememiş olması sebebiyle yargılama
başka bir güne bırakılamaz. Ancak, dosyanın incelenmemiş olması geçerli bir
özre dayanıyorsa, hâkim bir defaya mahsus olmak üzere, kısa bir süre verebilir.
Verilen süre sonunda, dosya incelenmemiş olsa bile davaya devam olunur.
(1)
Kendisinin de hazır olduğu duruşmada, vekili tarafından yapılan açıklamalara
derhâl ve açıkça itiraz etmeyen taraf, bu açıklamalara rıza göstermiş sayılır.
(1)
Vekil, duruşma sırasında uygun olmayan tutum ve davranışta bulunursa,
hâkim tarafından uyarılır; vekil uyarıya uymaz ve fiil disiplin suçu veya adlî
suç teşkil eder nitelikte görülürse, duruşma salonunda bulunan kişilerin kimlik
bilgileri, adresleri de yazılarak olay tutanağa geçirilir ve duruşma ertelenir.
Vekil hakkında gerekli yasal işlem yapılmak üzere mahkemece vekilin kayıtlı
olduğu baroya ve gerekiyorsa Cumhuriyet başsavcılığına bildirimde bulunulur.
(2) Davasını
kendisi takip eden kimse, duruşmada uygun olmayan tutum ve davranışta
bulunursa, hâkim kendisini uyarır; bu uyarılara uyulmaz ve gerekli görülürse
kendisini vekil ile temsil ettirmesine karar verip, hemen duruşma salonundan
dışarıya çıkartılmasını sağlar; vekil ile temsil ettirmemesi hâlinde, tarafın
yokluğu hâlinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılır.
(1) Hâkim,
taraflardan birisinin, davasını bizzat takip edecek yeterlikte olmadığını
görürse, ona uygun bir süre tanıyarak, davasını vekil aracılığıyla takip
etmesine karar verebilir. Verilen karara uymayan taraf hakkında, yokluğu
hâlindeki hükümlere göre işlem yapılır.
(1) Vekilin
azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi
için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve
gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi
zorunludur.
(1) İstifa
eden vekilin vekâlet görevi, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki
hafta süreyle devam eder.
(2) Vekilin
istifa etmiş olması hâlinde, vekâlet veren davayı takip etmez ve başka bir
vekil de görevlendirmez ise tarafın yokluğu hâlinde uygulanacak hükümlere göre
işlem yapılır.
(3)
Yukarıdaki fıkralarda yer alan hususlar, istifa eden vekilin istifa dilekçesi
ile birlikte vekâlet verene ihtaren bildirilir.
(1) Vekil
ile takip edilen davada, vekilin azli hâlinde vekâlet veren, davayı takip etmez
ve iki hafta içinde bir başka vekil de görevlendirmez ise tarafın yokluğu
hâlinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılır.
Yorumlar
Yorum Gönder