Madde 85 - Temİnat gerektİrmeyen hâller
HMK
|
MADDE 85
(1) Aşağıda sayılan hâllerde
teminat istenemez:
a) Davacının adli
yardımdan yararlanması.
b) Davacının, yurt
içinde istenen teminatı karşılamaya yeterli taşınmaz malının veya ayni
teminatla güvence altına alınmış bir alacağının bulunması.
c) Davanın, sırf küçüğün
menfaatlerini korumaya yönelik olarak açılmış olması.
ç) İlama bağlı alacak için
ilamlı icra takibi yapılmış olması.
|
Madde Gerekçesi
|
Maddede yer alan düzenlemeyle,
teminattan muafiyeti gerektiren hâllerin neler olduğu sayılmak suretiyle
hüküm altına alınmıştır. Bu çerçevede;
- Adli yardım, tüm dava ve takip
giderlerinden muafiyet sağladığı için, davacı adli yardımdan yararlanan
konumunda ise yargılama giderleri bağlamında teminat göstermekten de muaf
tutulacaktır. Bu düzenleme, "Adli yardımın kapsamı" başlıklı 339
uncu maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan kuralın teminat
çerçevesinde bir kez daha ifade edilmesi anlamını taşımakta olup, (a)
bendindeki düzenleme ise takip açılması hâlinde takip giderleri ve davacı
yanında fer'î müdahil sıfatıyla yer alma durumunda ise fer'î müdahale giderleri
bakımından da işlerlik kazanacaktır.
- Davacının yargılama giderlerini
karşılayacak tutar ve yeterlilikte, Türkiye'de taşınmaz malı, yahut aynî
teminatla güvence altına alınmış bir alacağı mevcutsa yine ortada yeterli bir
güvencenin mevcudiyeti sebebiyle teminat bağlamında muafiyet gündeme
gelecektir.
- Çocuğun (küçüğün) menfaati hem
millî, hem de milletlerarası plânda en ziyade himayeye mahzar menfaat olarak
kabul edilmiştir. Dolayısıyla, salt küçüğün yani onsekiz yaşını doldurmamış
olan gerçek kişinin menfaatinin korunması için dava açılması hâlinde,
gösterilmesi gereken teminattan muaf tutulmasının sağlanması gerekir.
- İlâma bağlı alacağın varlığı
konusunda herhangi bir tartışma ve kuşku mevcut değildir. Dolayısıyla, ilâma
bağlı alacak için ilâmlı takibe müracaat edilmesi hâlinde, alacağının varlığı
sabitlik kazanmış bulunan alacaklının teminattan muaf tutulması uygun olur.
Sözü edilen muafiyetten ancak, ilâma bağlı olan alacaklar yararlanacak; ilâm
niteliğinde belgeye bağlı alacaklar için ilâmlı takip yapılması hâlinde ise
belirtilen istisna işlerlik kazanamayacaktır.
|
Kaynak Kanun - sZPO
|
Art. 99 Sicherheit für die
Parteientschädigung
1 Die
klagende Partei hat auf Antrag der beklagten Partei für deren
Parteientschädigung Sicherheit zu leisten, wenn sie:
a.
keinen Wohnsitz oder Sitz in der Schweiz hat;
b.
zahlungsunfähig erscheint, namentlich wenn gegen sie der Konkurs eröffnet oder
ein Nachlassverfahren im Gang ist oder Verlustscheine bestehen;
c.
Prozesskosten aus früheren Verfahren schuldet; oder
d. wenn
andere Gründe für eine erhebliche Gefährdung der Parteientschädigung bestehen.
2 Bei
notwendiger Streitgenossenschaft ist nur dann Sicherheit zu leisten, wenn bei
allen Streitgenossen eine der Voraussetzungen gegeben ist.
3 Keine Sicherheit ist zu leisten:
a. im vereinfachten Verfahren mit
Ausnahme der vermögensrechtlichen Streitigkeiten nach Artikel 243 Absatz 1;
b. im Scheidungsverfahren;
c. im summarischen Verfahren mit
Ausnahme des Rechtsschutzes in klaren Fällen (Art. 257).
|
Yorumlar
Yorum Gönder